Piyalepaşa Ciltli Geçmişten Günümüze Tarih Semt ve Yapılar

Açıklama

İstanbul’da 500 Yıllık Bir Yolculuk!. Gökhan Akçura’nın tarih araştırmasını ve yazarlığını üstlendiği Geçmişten Günümüze Piyalepaşa semt tarihi projesi kapsamında biri kaynak kitap biri albüm kitap olmak üzere iki kitap ve bir sergi hazırlanıyor. Myra ve Overteam’in ortak yayını olarak hazırlanan semt tarihi projesinde, Tarih Vakfı’nın eski yönetim kurulu üyelerinden Rauf Kösemen danışman olarak görev alırken, serginin koordinasyonunu ve küratörlüğünü Damla Özlüer, sergi sorumluluğunu Cenk Yüksel üstlendi. Çizer Turgut Yüksel, bu projeye özel illüstrasyonlar hazırladı. Sergi ve kitapların grafik tasarımı ise Tülay Demircan’a ait. Yaklaşık bir yıllık bir hazırlık sürecinin sonunda rafa çıkan Geçmişten Günümüze Piyalepaşa, Kanuni Sultan Süleyman’ın emirleriyle, yoktan var edilmiş bir semt olan Piyalepaşa’nın taşıdığı tarihsel mirası gözler önüne seriyor. Bir kaptanıderya tarafından kurulan, merkezinde yüzlerce yıllık bir Mimar Sinan eserini taşıyan, zamanında çiçeklerin bahçesi olarak bilinen bir semt… Balkanlar’dan gelip Osmanlı’nın vezir-i azamlığına kadar yükselen, padişah damadı olan bir devlet adamı… İmparatorluğun kalbinin attığı, Ortaçağ’ın en büyük metropolü, “casusların kol gezdiği”, “insan nehrinde omuz omuzu sökmez” olmuş bir kentin altın yılları… Bir imparatorluğun yükseliş devrinden Cumhuriyet’e devreden bir kültürel miras… Geçmişten günümüze Piyalepaşa, semtin geçmişini kurucusu Piyale Paşa’nın hikâyesi üzerinden anlatıyor. İzleyenlere yarım bin yıllık bir panorama sunuyor. Kitapların tanıtımı 19 Şubat tarihinde Rahmi M. Koç Müzesi’nde açılacak olan görkemli bir sergi ile başlayacak. Albüm kitap, İstanbul’un en eski haritalarından bir kısmını da içerek şekilde, özel koleksiyonlardan alınan ve bazıları ilk kez yayımlanan haritalar ve minyatürleri içeriyor. Neden Bu Kitapları Okumalı? – İstanbul’un yarım bin yıllık tarihinin bir kısmına şahitlik etmek için. – Piyale Paşa’nın, bir imparatorluğun altın çağına rastlayan hikayesini izlemek için. – Bir semtin var oluşuna tanıklık etmek, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e, 500 yıllık hikayesine ortak olmak için. – Başka yerde göremeyeceğimiz yüzlerce yıllık İstanbul haritalarının orijinallerini görebilmek, bu haritaların anlattığı gizli öyküyü duymak için. – Yaşadığımız şehre dair daha köklü bir aidiyet duygusu / daha derinlikli bir bilgiye sahip olmak için. – Akdeniz korsanlarının heyecan verici hikayesinin tadına varmak için.