-
Türk Edebiyatı
Uykusu Sakız
Ege’nin küçük kentleri. 1950’li yıllar. Küçük bir erkek çocuğun gözünden, yüzeyde durağan, derinde alabildiğine kaynayan hayatların öyküleri. O yaşlarda yeni keşfedilen çocuk cinselliği. “Çocukluk” de… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Sığınak
Denizli’nin Sarayköy ilçesi; geleneksel Sakız Şenliği’nin bir araya getirdiği insanlar ve şenlik boyunca önümüze açılan pencereden izlediğimiz bir dizi hayat. Doğup büyüdükleri ilçeye Sakız Şenliği ne… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Le
“Bethoven gittikçe yükselen gümgümlerle kapıyı vuruyor. Sonra bir salkım kınalı üzümün, üzerinde buğusu incecik kabuğuyla, taneleri arasından dolanıvermiş asma yaprağıyla öylece kayıvermesi etli, sulu… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Cicoz
Annem sevmiş miydi babamı? Şimdiki ağzına bakarsan seviyor. Çocuk gözlerime doluşmuş görüntüler hiç de böyle söylemiyor oysa. Bir hızlı trendi benim babam; içinde mor menekşelerin yüzdüğü, ceylan serp… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Ömür Değer
Yazarımız M. Sadık Aslankara’dan yeni bir roman… Aslankara, adından da anlaşılacağı gibi bir ömür değerlendirmesine, geçmişle hesaplaşmaya girişiyor romanında: Kahramanımız, edebiyatımızın ünlü 50 Kuş… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Bin Yüz Bir Giz
Bin Yüz Bir Giz, Salihli’nin idealist belediye başkanı Zarif Bey’in sanata yönelik bir düşüyle başlıyor; Zarif Bey, göreve gelir gelmez, Salihli’ye bir tiyatro kazandırmak istediğini açıklıyor. Amacı,… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Başka Olur Ağaların Düğünü
Bütün gece Murat’ın gözüne uyku girmedi. Yatağına uzanmış, pencereden aya bakarak bin bir şey düşündü. Namusunu hiçe sayan on beş yaşında bir kıza karşı ödevini yapmış dürüst bir insanın yürek…
-
Türk Edebiyatı
Denizin Çağırışı (Yeni Kapak)
“Ah o ilçe, o küçük kasaba, beni böylesine zavallı yapan orası değil miydi? Belki mayamda bozukluk vardı. Belki de ben gerçekten hasta yaratılmış bir adamdım. Ama hiç kuşkusuz beni hasta…
-
Türk Edebiyatı
Cemo (Yeni Kapak)
Cumhuriyet’in ilk yılları. Doğu Anadolu’nun yaman coğrafyasında, aman vermez ikliminde, bin bir oyunuyla insanı coşturan, yoran doğasında yaşayan bir söylence Cemo. Kömür gözleri ocak alevi gibi yanan… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Zühre Ninem
“Dünyaya gözümü açtığımdan beri muharebe, hep muharebe, arkası kesilmez muharebenin. Abe niçin girsin kara toprağa onca ana baba kuzucukları, gençliklerine doyamadan, ha?” Annemin elinden mektubu kapt… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Yeşil Gölge
“Hacı Raif’le Paşa İsmail bir zaman daha, yaklaşan umutlu günlerden konuştular, keyiflendiler. Paşa İsmail geç vakit kalktı. Hacı Raif onu kapıya kadar geçirdi. Evin sahanlığından ikisi de ta aşağılar… devamı…
-
Türk Edebiyatı
Kölelik Dönemeci
Kölelik Dönemeci, 18. yüzyıl sonlarında ata yurtları Kafkasya’da Kırım hanlarına bağlı olarak özgür bir yaşam süren Abhaz ve Adıga Çerkeslerinin, bütün renkleriyle dile getirilen özgün yaşam tarzların… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Irgatların Öfkesi / Öyküler 2
“Öğretmensiz kalmaktan korkun da neden, anam babam, neye uğraşıp didiniyoruz zati? Üç gün sonra başa geçtiğimiz vakit, çocuklarımızı, hele kızlarımızı o şartsız herife mi emanet edeceğiz sanıyorsun? Y… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Cevizli Bahçe / Öyküler 1
“Tekrar sıkıntıyla yağlığını alnında gezdirdi, öfkeli öfkeli yere tükürdü. Ah Satıoğlu… Bu çektikleri hep onun yüzündendi. Karun gibi zengin adam, Dal Murat gibi donsuzdan üç buçuk kuruşunu alamadıy… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Bedoş
“Bedia, efendim!” dedi. “Dedem koymuş bana bu adı. Trenle geçerken Toros Dağları’nın güzelliğine bakıp hayran olmuş da, ‘Bir doğa harikası bu, bir bedia,’ demiş. Sonra beni kucağına almış, ‘Benim toru……
-
Türk Edebiyatı
Ay Tutulduğu Gece
Ay Tutulduğu Gece’de Kemal Bilbaşar, Demokrat Parti’nin iktidara gelişinin, daha çok Yunanistan göçmenlerinin yaşadığı bir Batı Anadolu sahil kasabasındaki yansımalarını, kasabada geçici olarak buluna… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Yetersiz Bakiye
“Ah be Sabiha… Böyle yazasım varmış sana. Mekânındayım, göğün ve yerin ortasında. Adınla bilinen şu havaalanında. (…) İşte karşımda duruyorsun. Siyah-beyaz ölümsüzlüğünün içinde, en ışıltılı halinle d… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Yanlış Hikayeler
Müzik seti, girişte, hemen solda durur. Yanında dizi dizi, artık kimsenin rağbet etmediği 33’lük plaklar, 45’likler… Sonra kasetler, CD’ler… Onlara dokunamam. Hele plaklara, hiç. Acımasızca geçmiş… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Kuş Oltası
Izbandut, “Hani şu limana yeni gelen şilep var ya, yük boşaltan,” dedi, “görmüşsündür belki. İngiliz. Tayfa arıyorlarmış. Muharrem Abi, liman idaresinde çalışıyor, tanımazsın, o söyledi. Beni de yazdı… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Yara
Daha önce iki öykü kitabını yayımladığımız Kadri Öztopçu’dan bu kez bir roman. Yara, sert, acımasız bir çocukluk öyküsünü anlatıyor. Romanın anlatıcısı, alabildiğine renkli bir babanın, bir tombalacın… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Ayfer Tunç La Karanlıkta Kelimeler
“Bu söyleşi, 1989’dan bu yana yayımladığı nitelikli öykü ve romanlarla dikkati çeken, giderek çağdaş Türk edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Ayfer Tunç’un yazar olma sürecini ve edebiyat ha… devamı…
-
Türk Edebiyatı
Zeyno’nun Oğlu (Yeni Kapak)
“Ne okuduğu kitaplar ne ev işi onun kalbinde çocuğun insani ve sıcak yerini dolduruyordu. Günde iki defa Kürt Zeyno’yu arıyor, onunla dertleşiyordu. Fakat Kürt Zeyno, Bayram Ağa ismini alarak bir…
-
Türk Edebiyatı
Vurun Kahpeye (Yeni Kapak)
“Sabah ezanı okunurken, Aliye’nin yanında dalmış olanların üçü de uyandılar. Aliye hâlâ dalgın, hâlâ geçen korkunç saatlerin damarlarında tutuşturduğu humma; sarı, hasta yüzünde kızıl dalgalarla dolaş… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Türkiye’de Şark-Garp Ve Amerikan Tesirleri
Bugünkü insaniyetin en büyük meselesi şudur: Sağ veya sol herhangi “bir örneklik” salgınına karşı, bütün dünyayı hâkimiyeti altına almak isteyen zihniyete karşı mücadele etmek.
-
Türk Edebiyatı
Sinekli Bakkal (Yeni Kapak)
“Sinekli Bakkal Sokağı’nın bozuk kaldırımlarında seke seke Şevket Ağa’nın fenerini takip eden Rabia, Selim Paşa Konağı’nın geniş caddesine çıkınca yeni bir dünya keşfetmiş gibi sevindi. İki tarafı büy… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Kalp Ağrısı (Yeni Kapak)
“El ele ve göz göze duruyoruz. Yüzü sapsarı, gözleri iki altın ışık gibi, dudakları durmadan titriyor; eli, içinde sıktığı elimin bir parçası, devamı kadar benim!Birdenbire bizi bulacaklar, geri çevir… devamı…
-
Türk Edebiyatı
Handan (Yeni Kapak)
“Ben artık zelil ve sefil bir günahkâr oldum. Ben artık tarihin en melun çehresi Yahuda’ya bir nazire oldum. Yahuda nasıl dünyanın pek muazzez bir simasını, efendisini birkaç dinar için sattıysa…
-
Türk Edebiyatı
Ateşten Gömlek (Yeni Kapak)
“Bu sabah doktor geldi. Yanımda uzun oturdu, konuştu. Bu haftanın sonunda ameliyat muhakkak. Bende bugünlerde düşüklük var. Zannediyorum ki, ben denilen şey başımdaki birkaç sima ve onların hatıraları… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Kerim Usta’nın Oğlu (Yeni Kapak)
Her gece, akşam yemeğini yedikten sonra Kasım’ı yukarıdaki odaya gönderirler. İşte oda: Sokak üstündeki pencerenin önünde uzunca bir sedir, çocuğun yatağı oradadır. Sedirin üstüne, yani odanın ortasın… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Akile Hanım Sokağı (Yeni Kapak)
Buradaki evler bugünkü Türkiye’nin mimari bakımdan eski ve yeni birbirine benzemeyen üsluplarının bir hülasası gibidir. Çökmeye mahkûm cumbalı, kafesli, yanları teneke kaplı evcikler, biraz daha içind… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Sevda Sokağı Komedyası (Yeni Kapak)
Sokakta tatlı bir hüzün ve sessizlik. Biraz sonra kovalarıyla çeşmeden su almaya gelen kadın sesleri, uzak mekteplerden dönen çocukların bağırarak konuşmaları bu sessizliği bozuyor. Sokağın adı İbnüss… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Çaresaz (Yeni Kapak)
“Evet, hayat hep böyle insana oklarını atar, siz de göğsünüzü açar, onların ciğerlerinize saplandığını görürsünüz. Allahım, içimdeki sızı ne kadar garip… Fakat niçin? İmam nikâhı kıyılırken, onlar b… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Son Eseri (Yeni Kapak)
“İçimdeki didişme, karar almak için mücadele tamamen dinmişti. İstikbal denilen şey bana bir vehimden ibaret geliyordu. O anda kader denilen kudrete her vakitten fazla inanıyordum. İkimiz de bir girda… devamı…
-
Türk Edebiyatı
Türk Ün Ateşle İmtihanı (Yeni Kapak)
“Mustafa Kemal Paşa da Eskişehir civarında dolaşıyordu. Vaziyetimiz, hakikat, en tehlikeli bir hal almış bulunuyordu. Ankara’ya muvazi olan tren hattı Yunanlıların eline düşmüş, biz de Orta Anadolu’da… devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Tatarcık (Yeni Kapak)
“Neden sekiz olduklarını istiyor? Türkiye topraklarının sayısız cenk meydanlarında toprağa düşen yiğit evlatlarının sayısı sekiz olduğu için mi? Adlarını bile unuttuğu sekiz genç evladı hâlâ şuurunun … devamı açıklamada.
-
Türk Edebiyatı
Döner Ayna
“Kader insanın kafasına hep vura vura mı iniyor? İndiği zaman bazen öyle bir eziyor ki, insan zavallı bir solucana dönüyor; fakat bazen de galiba ayaklarını yerden kaldırıyor, meleklerin erişemeyeceği… devamı…